Ferrari’nin logosunu gözünüzde canlandırın. Sarı arka plan üzerinde şahlanan bir at. Ancak Ferrari ile birlikte anımsadığımız renk kırmızı.
Kırmızı renk, sadece estetik görünsün diye seçilmiş bir renk değil. Arkasında derin bir hikâye ve tarih yatıyor.
Çoğu kişi bu rengi “Ferrari kırmızısı” olarak adlandırıyor ancak biz “Rosso Corsa”dan bahsediyoruz.
Bir Ferrari gördüğünüzde dönüp tekrar tekrar bakmanızı sağlayan bu kırmızı renk, ‘Rosso Corsa’ olarak adlandırılıyor. Rosso Corsa, İtalyanca’da ‘yarış kırmızısı’ anlamına geliyor. İşte Ferrari’nin kullandığı klasik kırmızının kökleri de tıpkı ismindeki gibi motor sporlarına dayanıyor.
20. yüzyılın başlarında uluslararası otomobil yarışlarında her ülkenin kendine özgü bir renk kodu vardı.
Bu renkler, yarışlarda ülkeleri temsil ediyordu. Mesela İngiltere için yeşil, Fransa için mavi renk belirlenmişti. İtalya için belirlenen renk de az önce bahsettiğimiz Rosso Corsa olarak bilinen parlak kırmızıydı. Yani bu renk başlarda Ferrari’nin değil, İtalya’nın bir simgesiydi.
Enzo Ferrari, şirketi resmî olarak 1947’de kurduğunda ve Ferrari yarışlara katılmaya başladığında artık ulusal renkleri olmuş kırmızıyı kullanmaya devam etti. Ardından markanın elde ettiği başarılar, kırmızı renkle olan bağını güçlendirdi.
Ülkelerle ilişkilendirilen renk kuralı, 1968’e kadar devam etti.
Ancak Ferrari, Rosso Corsa’yı kullanmaya devam etti. Bu renk sadece Ferrari’nin yarış arabalarıyla değil, yol arabalarıyla da özdeşleşmeye başladı ve markanın bir simgesi hâline geldi. Cesur bir marka yaratmak isteyen Enzo Ferrari için de kırmızı çok mantıklı bir seçimdi. Bu noktada Enzo Ferrari’nin şu sözünü de hatırlatalım:
”Bir çocuktan bir araba çizmesini isteyin, kesinlikle kırmızı çizecektir.”
Rosso Corsa, en popüleri olsa bile Ferrari’nin tasarladığı tek kırmızı renk tonu değil.
Marka, kurulduğu günden bu yana Roma, Monza, Chery gibi toplamda kırktan fazla kırmızı tonu kullandı. Tonu fark etmeksizin, kırmızının Ferrari’ye ne kadar yakıştığına şüphe yok.
Benzer içeriklere de göz atabilirsiniz:
