Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Nisan 2023 açlık ve yoksulluk sınırı verilerini açıkladı.
Verilere göre, dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcamalarını kapsayan açlık limiti Mart’ta 9 bin 590 TL’den Nisan’da 10 bin 135,50 TL’ye çıktı.
Mart ayında 31 bin 240 TL olan kira, fatura, eğitim, giyim, ulaşım gibi tüm giderleri kapsayan yoksulluğun sonu Nisan’da 33 bin TL’ye çıktı.
Nisan ayında bekar bir çalışanın aylık toplam geçim maliyeti 13 bin 165 TL’ye ulaştı.
TÜRK-İŞ verilerine göre;
Ankara’da yaşayan 4 kişilik bir ailenin sadece gıda için yapması gereken asgari harcama bedeli bir önceki aya göre yüzde 5,67 arttı.
Dört aylık değişim oranı yüzde 24,65 olurken, son 12 aylık değişim oranı yüzde 90,38 olarak öne çıktı. 12 aylık ortalamalara göre değişim oranı yüzde 115,74 olarak hesaplandı.
Et, tavuk, balık, yumurta, bakliyat ve yağlı tohumların yer aldığı kümede yüksek fiyat artışları yaşandı.
Ortalamada ilk kez balık 140 TL’yi, dana eti 300 TL’yi, kuzu eti 350 TL’yi geçerek rekor kırdı. Yumurta adeti 3,5 TL.
Bir ayda balık, kuzu eti, dana eti, tavuk ve yumurta fiyatları sırasıyla yüzde 9, yüzde 21, yüzde 25, yüzde 11 ve yumurta fiyatları yüzde 3 arttı.
Sebze ve meyvelerde aylık yüzde 15-20 artış
Pirinç ve un fiyatlarında bir ayda sınırlı bir artış gözlendi.
Bulgur yüzde 4, makarna yüzde 5 arttı. İrmik fiyatı yüzde 4 düştü. Ramazan ayının ardından Ankara’da ekmek fiyatlarında bu ay da değişiklik olmadı.
Yaş sebze-meyve kümelenmesinde yeşil soğan, marul gibi marulların ve pırasa, lahana gibi yeşil yapraklı sebzelerin sokak pazarlarında fiyatları sırasıyla yüzde 20 ve yüzde 15 arttı.
Kırmızı ette son bir ayda 50 TL zam
Yazılı açıklamada, ücretlilerin alım gücünün enflasyon nedeniyle erozyona uğradığı belirtilerek, “Ücretli gelirlerin gerekli ihtiyacı karşılamaya yetmemesi nedeniyle geçim sıkıntısı dar gelirlileri geride bırakmıyor. masraflar.” söylendi.
Gıda enflasyonunun 1,5 yılı aşkın süredir yüksek seyrettiği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bu durum, fiyat ve maaş artışlarına rağmen büyümeden hisse almak şöyle dursun, sabit getirililerin alım gücünü düşürüyor.
Buna göre son bir ayda ortalama 50 TL, son bir yılda ise yüzde 150 artan kırmızı eti dar gelirli vatandaşların tüketmesi mümkün değil.
Sadece hayvansal ürünler değil, mutfaklarda en çok tüketilen besinler olan soğan ve patatesin fiyatları da son bir yılda ikiye katlandı. Üstelik dünyada gıda fiyatları bir yıl boyunca her ay düşerek yüzde 20 düşmüş olmasına rağmen BM Gıda ve Tarım Örgütü’ne (FAO) göre.
Günümüzün temel sorunu geçim sorunudur.
Gıda alışverişlerinde bile kilo, gram ve tahıllara göre hayatını sürdürmek zorunda kalan vatandaş, temel tüketiminden fazlasını kısmaz hale geldi.
